
- Müşteri memnuniyeti anket aramaları ile vatandaşın daha iyi hizmet almasını amaçladığından, ticari ileti olarak değerlendirilmemesi ve bu amaçla kurulan iletişimin kanun kapsamı dışında tutulması ,
- Telefonda sözlü olarak alınan onay diğer kanallardan farklı ve interaktif olduğu için ayrıca aynı gün içinde onayın alındığı bilgisi tekrardan farklı bir kanal üzerinden iletilmesine gerek olmaması,
- Telefonda kurulan sözlü iletişimde MERSİS numarasının verilmesi, numaranın akılda kalması da imkansız olduğundan görüşme sürecini hem alıcı hem de firma açısından zorlamaktadır. Telefon ile kurulan iletişimde MERSİS numarasının söylenmesi zorunluluğunun olmaması,
- Ret bildiriminin telefon ile kurulan sözlü iletişimde her defasında söylenmesi alıcının reddetme eğilimini arttıracaktır, ticari faaliyetin önünü kesecektir. Telefon ile kurulan sözlü iletişim, diğer kanallardan farklı olarak değerlendirilerek her defasında ret bildirimi yapılması zorunlu olmaması,
- Aracı hizmet sağlayıcı konumundaki dışkaynak çağrı merkezlerinin kendilerine ait marka adı, ünvan veya işletme adı bilgilerini alıcı ile paylaşması süreç ve iş modeli açısından uygun değildir. Alıcıda kafa karışıklığına, güven sorununa ve pazarlama faaliyetlerinde verimsizliğe neden olacaktır. Aracı hizmet sağlayıcı kendisine ait bu bilgileri vermekle yükümlü olmaması
Pazarı durağanlaştıran bu önemli düzenlemenin telefon ile iletişim kurulan kanallar itibariyle sektör dinamiklerine uygun hale getirilmesi, ihtiyaç duyulan teşviklerin sağlanması halinde, binlerce gence istihdam olanağı yaratma potansiyeli olan ve ülkemizin istihdam lokomotifi olan çağrı merkezi sektörü yeniden çift haneli büyüme rakamlarının yakalanabileceği görüşündeyiz.